
Birinci Dünya Savaşı sırasında, her akşam saat 21:55’te tüm cephelere yayın yapabilen Belgrad Radyosu’nda bu şarkı çalınıyordu. Şarkıyı ilginç kılan nokta ise aynı anda karşı cephedeki askerlerin de siperlerinde şarkı ile kendilerinden geçmeleridir. Hatta düşman askerler siperlerinden başlarını çıkararak Almanlar’a, “Radyonuzun sesini biraz daha açar mısınız” diye seslenirlermiş. Şarkı bitene kadar ise cephelerde bulunan hiçbir asker tek bir kurşun bile atmaz, hayallere dalarak geride bıraktıkları sevdiklerini düşleyerek şarkının sona ermesini beklermiş. Böylece Lili Marlen türküsü hiçbir komutanın emri olmadan savaş durduran tek şarkı olarak tarihteki yerini aldı.
Lili Marlen türküsü, Rus Cephesi’nde görev alan Alman askeri Hans Leib’in kışla önünde sokak lambasının altında nöbetteyken sevgilisiyle buluşmasını ve sonrasında iki aşığın hüzünlü vedasını konu alır. 1915 yılında Hans Leib’in Birinci Dünya Savaşı sırasında cephede aşık olduğu iki kadını bir şiirde buluşturmuştu.
Lili ve Marlen…
Lili cepheye giderken ardında bıraktığı sevdiği kız, Marlen ise, cephede aşık olduğu hemşiredir.
Şarkı kaldırım serçesi Edith Piaf’ın sesinde ölümsüzleşti ve cephelere yayılarak silahları bir anlıkta olsa susturdu….
Şu sıralar en çok ihtiyaç duyduğumuz, barış, merhamet, sevgi ve şefkat gibi erdemlerimizin daha da çok hatırlanması dileğiyle.
